
AŞK GÖZETLEME KULESİ GİBİDİR
AYRILIK CEHENNEMİN DİBİDİR,
HA AYRILIK GÜLÜM HA ÖLÜM,
İKİSİDE BİR BİRİNDEN BETERDİR.
|

Balık olsam dalsam sulara,
Dalsam gitsem derin aşklara,
Allah ayrılık vermez inşallah,
Bütün seven kullara.
|
|
Sıkı Tut
Dudaklarından kalbime bir yol olacak
Her seferinde on ikiden vuracak
Bir öpücük yakacak tenimizi
Yetmeyecek biliyorum bu sana az olacak.
Öpüşürken kapatma gözlerini,
Sonraya bırak bütün sözlerini,
Sıkıca sarıl bırakma beni,
Sevgiyle tut öpüşürken,ellerimi.
Nasılda tatlı bu sevda,
yürüyorsun uzun bir yolda,
Nasılda güzel bu sevda,
Ateş yakıyor dudaklarda.
|

Çocuktum ben çok küçükken,
Çocuktum ben aşkı bilmezken,
Gözlerim hep boşa bakmış,
Sen hayatımda yokken.
sabi
|
|
|
 |
Ayrılık Günü
Ben nice ayrılıklar gördüm ömrümce
Kuşlar gördüm; kırılmış kolu, kanadı
Ayrı düşmüş sevdiğinden kuşlar gördüm
Hiç bir ayrılık bana bu kadar komadı
Ayrılığın bir ağrıdır vurur şakaklarımda
Ve büyür gözlerimde bir okyanus kadar
Derinden ses verir içimde bir tel
Sonra, birdenbire kırılır, kopar
Yeryüzü çekilir altından ayaklarımın
Geçer başıma çöken bir tavan gibi gökyüzü
Durmadan çalınır kulaklarımda
Şarkıların en hüzünlüsü
Seni alıp uzaklara giden otobüs
Benim üzerimden geçer hışımla
Devrilir, bakakalırım ardından
Bir sel gibi akan gözyaşımda...
Artık ne yapsam boş, teselliler faydasız
Karanlık gitgide en derinlere çeker beni
Çaresiz, bütün sokaklarında bu şehrin
Böyle perişan beklerim dönmeni
Dolaşır birbirine yorgun ayaklarım
Ellerimi koyacak bir yer bulamam
Nereye gitsem, en koyusu acıların
yana baksam, çıldırtan bir akşam
İstemem ben bu ömrü, bu talihi istemem
Böyle durup durup senden ayrılmak varsa
Orada bir mezar kazılır benim için
Ayrılığın nerede başlarsa.
Bir Ayrılık Gününde
Ne gariptir şu ayrılık günleri
Bir dosttan da, düşmandan da ayrılsan
Nedense bir tuhaf oluyor insan
Derin bir sızı giriyor içeri
Son bir defa bakarken caddelere
Dükkânlara, evlere, kahvelere
Hâtıra yüklü kervanlar geçiyor
Dolu dolu gözlerinin önünden
Bu son yadigar mı bir ayrılık gününden
Ne unutulmaz zamanlar geçiyor
Ağır ağır biz farkında değilken
Gökler masmavi, yaprak yemyeşilken
Sen istediğin kadar unutulmaz de
Bu son dakika, bu vakitsiz yağmur
Unutulur, azizim unutulur
Başka ne yapılır böyle bir günde
Kapanan bavul, çivilenen sandık
Ve sonra kuru bir "Allaha ısmarladık!" |